Genç teşebbüsçü Nazlı Esen Ummansu’nun öyküsü 2016 yılında şimdi 24 yaşındayken bir Amerika ziyareti sırasında artizan çaylarla tanışıp, araştırmaları sonucu dünyadaki çay pazarını keşfetmesiyle başladı. Sonrasında katıldığı bir fuarda süratli çay demleme makinesini keşfetti, Türkiye ve Ortadoğu bayiliğini alarak Tea Co markasıyla birinci mağazasını Ankara Çayyolu’nda açtı. Çayları 90 saniyede demleyen teknoloji ilgi görünce marka Ankara’da beş şube ile imalathane ve Dubai’de bir şube ile operasyonlarını süratle büyüttü.
Ne var ki tüm dünyada hayatı durduran global salgından bu teşebbüs de nasibini aldı ve kapanma kararları nedeniyle mağazalarda bir mühlet faaliyetlere orta verildi. Bu devri fırsata çeviren teşebbüsçü Ummansu, meskeninde müslin çay poşeti dikmeye başladı. Meskende başlayan ve bugün onlarca bireye iş imkânı sunan teşebbüsün kıssasını Nazlı Esen Ummansu anlattı…
Endüstri mühendisi olan Nazlı Esen Ummansu 2019 yılında KAGİDER’den ‘Gelecek Vaat Eden Bayan girişimci’ mükafatını aldı.
PANDEMİ DÖNÜM NOKTASI OLDU
Mağazaların kapanması ile yeni bir arayışa girdiğini belirten Ummansu, “Üretim yapmak daima hayalimde vardı. PANDEMİ de dönüm noktası oldu. Neler yapabilirim diye düşününce poşet çay konusu gündemimize geldi. Poşet çay için talep de alıyorduk. Ancak bunu yapan makineler hem çok kıymetli olması, hem de çok yüksek üretim özelliği ile o devir bizim için düzgün bir seçenek değildi. Ben de meskende küçük bir dikiş makinesi ile müslin poşet çay üretmeye başladım. Örnek eserleri yolladığımız alıcılar çok beğendi ve konutta kendi kendime diktiğim müslim çay torbalarından, büyük bir takıma ve üretim ağına dönüştük. Pandemi sona erdi ancak biz ne yapacağımızı artık bulduk. Geçen hafta prestijiyle mağaza operasyonlarını da kalıcı olarak kapattık” dedi.
Başlangıçta meskende günde 15 kutu çay üretebiliyorken bugün Ankara’daki tesislerinde 5 bin kutu üretim kapasitesine ulaştıklarını söyleyen Ummansu, gruplarında bayan çalışanların çoğunlukta olduğunu lisana getirdi.
KADIN İSTİHDAMINA TAKVİYE VERİYOR
“40-45 yaş üstü, iş hayatında dezavantajlı olan, patronun tercih etmediği bayanları istihdam ediyoruz. Çalışanlarımızın yüzde 82’si kadın” diyen Ummansu, çay poşetlerinin özelliği için şunları söyledi:
“Yüzde 100 pamuk müslin bez çay torbaları el personelliği ile üretiliyor. Müslin poşet çayların, öteki poşet çayların bilakis demlenen çaya nano ve mikroplastik kalıntısı bırakmaması ve tabiatta büsbütün çözünebilmesi de değerli bir avantaj.” Marketlerde, e-ticaret kanallarında ve kendi sitelerinde son tüketici ile buluştuklarını belirten Ummansu, birebir vakitte fason ve kendi markalarıyla 3 bin 500’e yakın otel, kafe ve restorana eser tedarik ettiklerini lisana getirdi.
Yıllık 125 ton çay işlediklerini ve eserlerin tamamının ithal olduğunu söz eden Ummansu, 8 ülkede mutabakatlı tarım yaptıklarını kaydetti. Bu ülkelerin Çin, Japonya, Güney Afrika, Sri Lanka, Hindistan, Endonezya, Vietnam ve Kenya olduğunu lisana getiren Ummansu, “9 farklı kategoride yaklaşık 60 harmanımız bulunuyor. Çayları kendi reçetelerimizle harmanlıyoruz. Harmanlarımızı yaparken Türk damak tadına uygun ve özgün tatlar yakalamaya çalışıyoruz” tabirlerini kullandı.
FABRİKA BÜYÜYECEK İHRACAT ARTACAK
İki yıl evvel ihracata başladıklarını belirten Nazlı Esen Ummansu, “İhracat yaptığımız ülkeler; Dubai, Irak, Slovakya, Bosna Hersek, Katar, Lübnan, Kuveyt, Fas, ABD, Ürdün, Karadağ, Azerbaycan. Maksadımız yıl sonuna kadar ülke sayısını 20’ye çıkarmak. 100 bin olan yıllık ihracatı 2024 yılında 400 bin dolara, orta ve uzun vadede 2 milyon dolara taşımak istiyoruz” dedi. Önümüzdeki yıl Çankırı Çerkeş’te 7 bin metrekarelik yeni fabrika alanına geçeceklerini, bu yolla üretim kapasitesinin iki katına çıkacağını ve istihdamın da artacağını söyleyen Ummansu, “Ankara’dan çıkan küresel bir marka olmayı hedefliyoruz” formunda konuştu.